top of page
Yazarın fotoğrafıBahar Şahin

Sınai Mülkiyet Teşvikleri: Vergi İstisnaları



Kabul etmek gerekirse, bir buluşa dayalı oluşan girişimler için vergi büyük bir sorun oluşturabiliyor, çünkü inovasyon için çabalanırken aynı zamanda giderleri düşünmek girişimin heyecanını strese dönüştürebiliyor. Bu yazımızda girişimlere sınai mülkiyet hakları bakımından tanınan vergi istisnalarını inceledik.


Kurumlar Vergisi


5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu'nun "Sınai Mülkiyet Haklarında İstisna" başlıklı 5/B maddesinde kurumlar vergisi bakımından nasıl bir istisna tanınabileceği yer almaktadır.


Bu madde kapsamında Türkiye’de gerçekleştirilen araştırma, geliştirme ve yenilik faaliyetleri ile yazılım faaliyetleri neticesinde ortaya çıkan buluşların sayılan kazanç kalemlerinin patentli veya faydalı model belgeli buluşa atfedilen kısmının %50'sinin kurumlar vergisi istisnası kapsamında olduğu belirtilmiştir. Belirtilen kazanç kalemleri aşağıdaki gibidir:

  1. Kiralanması neticesinde elde edilen kazanç ve iratların,

  2. Devri veya satışı neticesinde elde edilen kazançların,

  3. Türkiye’de seri üretime tabi tutularak pazarlanmaları hâlinde elde edilen kazançların

  4. Türkiye’de gerçekleştirilen üretim sürecinde kullanılması sonucu üretilen ürünlerin satışından elde edilen kazançların

Aynı maddede bu istisnanın, buluşa yönelik hakların ihlal edilmesi neticesinde elde edilen gelirler ile buluş nedeniyle alınan sigorta veya diğer tazminatlar için de uygulanacağı belirtilmiştir.


İstisnanın uygulanabilmesi için belli şartlar aranmaktadır. Bu şartlardan ilki, istisna uygulamasına konu buluşun, 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname veya 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu kapsamında patent veya faydalı model belgesi verilerek koruma altına alınan buluşlar arasında yer alması ve buluşa ilişkin incelemeli sistem ile patent veya araştırma raporu sonucunda faydalı model belgesi alınması gerekmektedir.


İkinci olarak istisna uygulamasından yararlanabilecek kişilerin, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde ikametgahı olan veya sınai veya ticari faaliyette bulunan gerçek veya tüzel kişiler veya Paris Anlaşması hükümleri dahilinde başvuru hakkına sahip olması gerekir. Aynı zamanda bu kişilerin patentli veya faydalı model belgeli buluşu geliştirme yetkisini haiz bulunması şartıyla, patent veya faydalı model belgesinin sahibi ya da patent veya faydalı model belgesi üzerinde tekel niteliğinde özel bir ruhsata sahip olması gerekmektedir. Özetle, Türkiye'de sınai mülkiyet korumasından yararlanabilecek kişiler arasında olması ve patent veya faydalı model üzerinde hak sahibi olması gerekmektedir.


İstisna uygulamasına patent veya faydalı model belgesinin verildiği tarihten itibaren başlanır ve ilgili patent veya faydalı model belgesi için sağlanan koruma süresi aşılmamak kaydıyla bu istisnadan yararlanılabileceği belirtilmiştir.


Kazanç ve iradı kesinti yoluyla vergilenen ve beyanname vermesi gerekmeyen mükellefler için indirimli vergi kesintisi en fazla 5 yıl süre ile uygulanacağı belirtilmiştir.


Bu kanun kapsamında istisna uygulamasından yararlanan mükelleflerin, 4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında yer alan istisna uygulamasından ayrıca yararlanamayacağı belirtilmiştir.


Gelir Vergisi


5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu 5/B maddesinin 4.fıkrasında ilgili maddenin gelir vergisi mükellefleri hakkında da uygulanacağı açıkça belirtilmiştir. Bu bağlamda Kurumlar Vergisi Kanununun 5/B maddesi kıyasen uygulanacaktır.


Katma Değer Vergisi


5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5/B maddesi kapsamındaki araştırma ve geliştirme, yenilik ile yazılım faaliyetleri neticesinde ortaya çıkan patentli veya faydalı model belgeli buluşa ilişkin gayri maddi hakların kiralanması, devri veya satışı hakında KDV istisnası uygulanacaktır.



25 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comments


bottom of page